Cup Kek krema torbası :)

Bakıyorum da herkes tek başına kahvaltının keyifli olmadığından yakınıyor.

Ben tam tersi çok seviyorum. Arkadaşlarımla sık sık kahvaltı yaptığım için

arada gazetelerim ve ben kahvaltı yapmayı çok seviyoruz :)

Yine tek başıma kahvaltı sonrası Tuhafiyeye gittim .

Satıcılar artık bıktı benden.

"Zırt Pırt geliyorsun adet adet alıyorsun" diye...

Bir kaç kez çıktısını almama rağmen tam renkler yansımıyor kağıda.

Ya da zamanla elimde durmaktan uçuyor renkler.

Bende parça parça alıyorum yumakları.

Bugün gidip kremanın renklerini aldım mesela.

İşlerken uymazsa da gidip değiştirebiliyorum.

Tane fiyatının 3 tl olduğunu ve nakışımda 50 den fazla renk olduğunu düşünürsek 

bir anda maddi olarak yüklenmemekte fayda var.

Neyse ki Cup Keklerimin toto kısmı bitti :)

Artık kremalarını yapıp süsleyeceğim üstlerini.

Sonra afiyetle yeriz artık :D

Şimdi renklerin arasına dalmaya gidiyorum.

Arada atıştırmak için stok yaptım yanıma.

Hadi bana kolay gelsin :)

Sizlere de  güzel bir gün diliyorum.

DIY; Bardak ve türevleri

Sonunda bardak desenleri soyulma sorununa bir el koydum.

Aldığım 12 adet bardak setimi satıcı kadının "Desenleri asla soyulmaz" demesi üzerine makineye atmam ve düz cam bardak olması  üzerinden 1 yıl geçti.

Bu bir yıllık süre içinde 3 farklı 12li bardak seti almam ve hepsinde aynı sonuca ulaşmam yüzünden artık bıktım yeni bardaklara bakmaktan.

Ben makineye atmasam misafir olan arkadaşlarımın bilmedikleri için atıyor.

Misafirlerim gittikten sonra birde kalk bardak yıka.

Ki elimde bile yıkasam zamanla renginden soluklaşma oluyor.

Eh birde postlarımdan anlayacağınız gibi misafirimiz hiç eksik olmuyor :)

İşte hayalimde canlandırıp, ellerimle yaptığım, kendi tasarımım

İşte son noktam.

.

.

.

Misinaya dizdiğim boncuklar, kurdele ile yaptığım fiyonklar ve küçük yusufcuklar

bir araya gelip yeni aşklarım oldu :D

12 farklı renk bir araya geldi ve bu bardak bileziklerim oluştu.

Hah birde hepsi farklı renk olduğu için misafirlerin bardaklarını hiç karıştırmıyorum :)

Şiddetler tavsiye ettiğim bu fikrimi yaparsanız haberim olur herhalde ;)

Dinlenmeye çalışırken didinme!

Haftanın 7 günü 4 gün misafirim olursa kalan günleri temizlik ve ikram hazırlamaya ayırırsam

yorgunluktan ölmek için bile zaman bulamayabilirim! 

:(

Neyse ki bugün tüm günü kendime ayırdım.

Bu hafta spora gidemedim işte bu yüzden oldukça dikkatli davrandım. 

Amacım kilo vermek değil aslında, kas istiyorum ama...

(Hala istediğim karın kaslarını elde edemedim de ):

Kahvaltımı yaparken doya doya gün doğumunu izledim.

Güneşi karşıladıktan sonra battaniyeme sarılıp vuran ışıklar eşliğinde sayfalarıma daldım. 

Malumunuz örme işini kapatmış bulunmaktayım.

İştahımı önümüzdeki kışa saklıyorum.

Bu kış BU ve BU postumda yaptıklarım yetti ve arttı.

Şimdi ipler-renkler ve Cup kekler arasındayım.

Kendisi bir yastık örneği ama benim elimden çıkınca mutfağıma tablo olacak 

;)

Sıcacık KIŞ sohbetleri

Dün evimde sevdiğim insanlar var.

Arkadaşımın birisi çocukluktan diğeri ise Facebook'tan.

Ne cesaret demeyin sakın ortak arkadaşımız birleştirdi bizi :)

Bu sefer masa açmadım. Rahat bir sohbet ortamı yapabileceğimiz bir sehpa hazırladım.

Küçük detayları sizler için bir araya getirdim.

Lezzetlerimiz hafif şeylerden oluşuyordu.

Arkadaşlar diyette olduğu için yemezler korkusu ile nerede hafif tatlar var topladım bir araya.

Masamın güzelliği ise daha önce Blogger Buluşması postumda yazdığım davetime Bu güzel masa örtüsü armağanını getiren Benim Dünyam sayesinde katlandı.

Teşekkürler Benim Dünyam :)

Ve 15 gün önce kafama koyup yana yakıla kesme tahtası aradığım ve bulamadığım için umudumu kestiğim bir anda dünkü davetime elinde bu tahtayla gelen Sevgili arkadaşıma teşekkür ederim.

Kupalar ise benim konuklarıma armağanımdı :)

Eh işte birde Ne Giydim :)

Hepimize sevdikleri ile güzel günler dilerim :)

"Pembe" Nasıl biri mi?

Bugün aldığım mail çok hoşuma gitti.

"Severek takip ediyorum" demiş sevgili okuyucum.

"Anladığım kadarıyla çok hareketli, neşeli ve eğlenceli bir tipsin" diye bitirmiş.

Bende bunun üzerine biraz bir şeyler karaladım kendimi anlatan.

İşte bendeniz;

Renkler hayatımın her yerinde. Renkli olan herşeyde kendimi buluyorum.

Can sıkıntımı mağazalarda değil züccaciyelerde geçirebileceğim bir bünyeye sahibim.

En güzeli Stok yapıp hediye etmek ;)

Herkese farklı şeyler ısmarlattırıp arada paslaşmaktan büyük keyif alırım.

Neyse ki çevremdeki herkes bana uyar :))

Film izlerken değil ama kitap okurken muhakkak atıştırmalık bir şeylere ihtiyaç duyarım.

Eğer bulamazsam odaklanamıyorum durum o kadar vahim yani ;)

Buzluğa stok yapmaktan ayrı bir keyif alırım.

Özellikle hafta sonu çıkıp gelen misafirlerime ikram etmenin keyfi ile...

Böyle yazınca ne kadar uslu gözüküyorum değil mi?

:D Evet!..

Hafta sonuna 1 kala

Bu hafta ben yalnız kahvaltı yapmanın tadına varma adına biraz abarttım,

Sıkça arkadaşlarım  ile vakit geçirdim.

"Sevgili" arkadaşlarım ile dün tatlı sohbetlerin dibine vurduk.

Kurabiyeler bana, Sandviçler bir başka blogger arkadaşa,

Köstebek pasta ve elmalı kurabiye ev sahibine ait.

:)

Bolca hasta oldum. Yada bir kez oldum ama hep ayakta kaldığım için iyileşmeden tekrarladı.

Tam kestiremiyorum :)

Biraz gezdim,

Güneşli günlerin sonunda bol bol gün batımını izledim. Bu aralar doğumu izleyemiyorum çünkü. Baharda bol bol yaparım umarım.

Eee boş boş gün batımı izlenmiyor. Biraz kaçamak lazım :)

Antibiyotik içmeden hastalığı atlatmama sebep pek sevgili dostum.

İyi ki varsınız ;-)

Güneşli gün özlemi ile hepinize mutlu günler!..

Mide'ye söz geçmiyor ki!

İlk cümlesi; Gecenin bir vakti karnımız acıkırsa...

olan ve vicdan azabı dolu postumu okumaktasınız.

Gece vakti atıştırmayı hiç sevmesem de ve 17 yaşından beri aç yattığım gecelerin sayısı aklımda tutamayacağım kadar çok olsa da.

Arada yapılan kaçamaklar çok zevklidir!.

(Masada gördükleriniz sevgilinin desteği ve kışkırtması ile gece 02:45'de hazırlanmıştır.

Kek bile çırptım yani düşünün artık nasıl gaza geldiysem)

Huzur dolu hayırlı akşamlar

Kendi günüm

Tüm günü kendime ve evime ayırdım.

İlk önce güne güzel-sıkı bir kahvaltı ile başlayıp,

Evin büyük temizliğini dip köşe girişip bitirdikten sonra ayrıntılarla ilgilenmeye başladım.

Buzdolabımın örtülerini yeniledim.

Rafları cam olduğu için kötü bir buhar oluyor ve silsen bile tekrarlıyor.

Bende böyle bir çözüm buldum. Yılda bir kezde değiştiriyorum.

Kırmızılardan sonra gözümüz yeni tonlara hala alışamadı :)

Dinlenme süresi iki ay olmasına rağmen 2 ay daha açmayan kalanşo çiçeğime iyi bir azar çektim.

(Böyle bir gerçek varmış. Çiçeğe "Açmıyorsun, açmazsan seni hiç sevmem" diye kızarsan açarmış.

Ben önce güzel bir azarladım.

"2 aydır seni bekliyorum. Hadisene" diye...

Üstüne birde balkonun bir köşesine koydum ve yanında geçerken bile pas vermedim.

İşte Sonuç; Şimdi odamın en ferah köşesinde...

Ee ödüllendirmek lazımdı değil mi?

:)

Biraz da evin süslerine sardım.

Bir kaç kıymetli parçamı bir araya getirip, güzel bir köşe yaptım.

Sık sık parlatmakla uğraşamadığım için biraz durup sonra tekrar paketlenirler sanırım.

Orkidem de yeni tomurcuklara sürgün vermeye başladı.

Sonrasında ise evime yeni aldığım objelere güzel yerler buldum.

Uzun zamandır hayalini kurduğum kaftanıma ulaşmanın sevinciyle onun için vitrinimde güzel bir konsept yaptım. :)

Ve...

Temizlik, yemek, çamaşır, ütü.

Tüm sorumluluklar biter. Geriye keyif kalır. Şimdi biraz sakinleşme zamanı

Uzun zaman Sonra MİMlenmek ;)

Muhteşem bir mimlenme durumu söz konusu. 

Uzun zamandır mimlenmediğimide düşünürsek çok zevkli geçecek :)

Bildiğiniz gibi çok uzun postlar yazmıyorum bu benim ilk uzun postum olma özelliğini de taşıyor :)

Özelliklerle dolu bir Mim yani ;)

Beni mimleyen kişi Sevgili Seyyah Gül 

Farklı soruların bir araya geldiği bu postta ben en sevdiğim soru grubunu seçtim :)

(Gecenize iyi gider diye düşündüm)

:D

1.Bir kitapta aradığın özellikler neler?

Özellik aramam. Canım, Ruhum ne isterse onu okurum.

Bana iyi gelecek olan kitap kendi gelir beni bulur zaten ;)

2.Burcunuz nedir?

Akrep :) Saf kan bir akrep ;)

3.Okuduğun en eğlenceli kitap hangisiydi?

Benim için Lında Howard'ın bütün kitapları eğlencelidir.

Aksiyon ve eğlence sanırım sadece onun kaleminde bir araya geliyor.

4. Yaşadığın şehrin sevdiğin/sevmediğin yönleri nelerdir?

İstanbuldan mı bahsediyoruz. Onun olumsuz yönlerini görmek mümkün değil.

Her halini seviyorum...

5.Fobilerin var mı?Varsa ne?

Karanlık banyo ve Haşerat. Oysa bir tarantulayı evimde besleyebilirim!

(Neyse bu konuyu tartışmaya kapatıyorum :D

6.Hangi kitabın yazarı olmak isterdin?

Kesinlikle ve kesinlikle Da Vıncı Şifresi 'nin yazarı olmak isterdim. 

Hızlı, karışık ama en iyisi :) 

 7.Tavsiye edeceğin filmler var mı?

Sanırım tek tavsiye edeceğim film V For Vendetta olur. Hayat güzeldir. Rüzgar gibi geçti.

Amerikan Rapsodi. 

 8.Anime izler misin, izliyorsan en sevdiğin animeler hangileri?

İzlemiyorum (İçimdeki çocuğu öldürmüş olabilir miyim? Olabilirim!)

 9.Ölmeden önce okunması gerektiğini düşündüğün kitaplar var mı?

Kitap okuyun yeter diye bir klasiğe bağlamak istiyorum ama iğrençleşmekten korkuyorum

Açlık oyunları serisini okusanız yeter.

Ya da Ye Dua Et Sev

 10. Kitaplığını neye göre düzenlersin?

Kitaplığın genelini doldurmaktansa aralara küçük süsler koyarak hafifleştirmek 

ve Yayın evi ve yazar grubu şeklinde organize etmek.

(Toz almanın zorluğuna inat)

 11.Bloggerlığa nasıl başladın?

Önce planladım sonra harekete geçtim. Yaptığım herşey gibi önce çok istedim.

Başlamak son basamaktı zaten ;)

HAKKIMDA 11 GERÇEK

*Fazla titiz, Çok kokoşum.Süs her daim üzerimde olmalı.
*Fedakarlığım zaman zaman aptallığıma dönüşse de fazla fedakarlık yapıyorum.
*Okumak ve izlemek en büyük hobilerim.
*Spor araba ve motor aşığı bir kız olduğumu çevreme hiç söylemedim (İşte şimdi film koptu)
*Aynı noktada uzun süre oturamam.
*Yeni insanlarla tanışmaktan büyük keyif alırım.
*Ve yeni bilgileröğrenmekten.
*Üreten insanları ve üretmeyi çok severim.
*Siyah en sevdiğim renk ama muhakkak yanına dikkat çekici bir renk katarım. Bazen siyah renge haksızlık ettiğimi düşünüyorum.
*Gün doğarken kalkıp kitap okumaya çabalamak en sevdiğim huyum.
*Avm gezintileri yerine uzun yürüyüşlerin adamıyım.


" Anı yaşamak mı istiyorsunuz? Yanınıza bir Akrep alın ve hayatı akışına bırakın."
İşte beni anlatan en güzel söz. Takılın bana ;)

Yeniden Cuma turnuvası!

Dikkatinizi çekmiştir uzun zamandır Cuma turnuvası yapmamıştık.

(Eminim çekmiştir.)

:D

Malumunuz Beşiktaş-Galatasaray çarpışması sebebiyle ekibi topladık bize.

İşte ilk fırsatta toplanan bizim tayfa.

Yedik, İçtik,

  Sohbet ettik, 

İzledik, 

Oynadık, Eğlendik!..