14 Mart 2016 Pazartesi

Melekler Zamanı-Fatma Erdek

Böyle bir günde bu kadar derin acıların içinde tüm gün hiç bir şey yapmadan oturmak istesem de kitabın havası sönmeden yazmak istedim.
Ülkemizin sonu hayr olsun. Bir an önce güzel günler gelsin.
Bu acıların sonu güzel olsun ve evlatlarımıza güzel günler kalsın 
İnşallah...


Fatma Erdek'in okuduğum ikinci kitabı.
İlk olarak Gece ve Şafak okumuştum. Ve tanışmamızın ilk kitabını çok sevmiştim. Bazı yerleri-kesişmeleri azıcık hikaye usulü gelmiş olsa da başından sonuna kadar hızla ilerlemiş ve finali güzel olmuştu.
Şimdi ise bu kitaba aynı duygular ile başlayıp biraz daha kendimi kaptırdım.
Karakterleri beni oldukça etkiledi. Kalemin akışı, romanın baştan sona sarsıcı olması ise kitabı bütünü ile çok sevmemi sağladı.
Küçük hanım uyudukça veya ondan fırsat buldukça okuduğum ve hızla bitirdiğim Melekler Zamanı kitabı şimdiden hafızamda derin bir yer kazandı. 


Kahvemi çikolatamı kapıp zevkle okudum. Kalın bir kitap olmasına rağmen ve benim koşturmalarım 4 günde bitti. 
İlk önce Barlas karakteri üzülmeme ve yorulmama sebep oldu. Bazı zamanlarda nasıl anne ve babalar var dedim bazı zamanlarda ise güçlü bir kadın olan Nesil ile sakinleştim.
Sonra ise Ekin bebeğin masumiyeti beni benden aldı.

"Hafif acılar konuşabilir ama, derin acılar dilsizdir."

Belki bu söz bile kitaba derinden bağlanmaya yeter.
Çok bir şey yazmak içimden gelmiyor ama sadece okumadıysanız okuyun derim.
Başka da bir şey yazmak istemiyorum hele kalbim bu kadar buruk ve hüzünlü iken
Sevgiyle...






2 Mart 2016 Çarşamba

Banim Günüm-Benim masam :) Renk;Pembe,Yeşil Konsept;Bahar...

Huzurlu akşamlar 
:)
Bugün haftalık günümüz bendeydi. Ve Özenerek konuklarıma hazırlandım.
Konsepti bahar olarak belirledim. Kızımın bir gün önce parkta benim için toplayıp getirdiği sürpriz yaptığı papatyaları kullandım.

Rengimi ise pembe ve yeşil olarak hazırladım.


Kozalak ve mumlar ile tamamladım.



Dört çeşit kuralı koymamıza rağmen bir bereket oldu masa yedi çeşide çıktı
:)
Kızlar iyi azarladı ama elimde olmadan olunca bir şey demediler sağ olsun.
:D


Havada azıcık kapalı olunca mumlar pek yakıştı. Romantik romantik sohbet ettik.


Desenli bardakların makinede soyulmasından bıkıp artık bardaklarımı kendi el emeklerim ile süslüyorum :) Hem makineye atma konusunda rahatlık oluyor hemde renklerinden dolayı çay doldurmaya gidince bardaklar karışmıyor. Herkes kendi rengini biliyor.

Nasıl yaptığımı ise bu postumda anlatıyorum. Öğrenmek için tık tık


Diyette olan arkadaşlar için masaya son dakika zeytin yağlı ekleyip vicdanımı da rahatlatdıktan sonra artık çeşitlere geçebilirim :)


Soğuk revani diye bilinen şerbeti buzlukta soğutup dökülen revanim.


Peynirli kol böreğim, bol yeşil salatam, 


Akdeniz usulü pırasa kavurması ve ev mantısı


Bol yeşil salata


Bardaklarda boncuk



Kremşantili kurabiyem


Çikolatalı milföy muzlu krema ile

Her birşey keyifle yendi bol sohbetler edildi
:)
Ayaklarınıza sağlık kızlar...



Menü;
Ev mantısı,
Pırasa kavurması,
Peynirli kol böreği,
Yeşil salata,
Kremşantili kurabiye,
Milföy tatlısı,
Soğuk revani



Birden sayı artıp 7 çeşit olan masamın her kareden çeşit çeşit fotoğrafı
İşte benim günüm benim masam

:)
Haftaya bir başka güzel arkdaşımızın lezzetli masasında buluşmak üzere mutlu geceler


1 Mart 2016 Salı

Küçük Şeyler :)

Minicik küçücük şeylerle mutlu olmak ne güzel.
Şükürler olsun ki minik şeylerle mutlu olabiliyorum :)

En sevdiklerimle mesela, en keyifli anılarımla, minik bir yürüyüşle, dostumla içtiğim kahve ile, kızımla parkta, okuduğum kitabın mutlu sonunda, izlediğim filmin karakteri ile,

Ayrı ayrı huzur doluyorum :)
Şükürler olsun...


Sisli bir hava da sahilde...



Gün doğmadan fırına sürdüğüm minik kurabiyelerim ile...



Bir kış akşamı en sevdiğim ile sıcak bir sohbet ile...

Şükürler olsun her minik ayrıntı ile mutlu olabilen güzel insanların enerjisine.