28 Haziran 2015 Pazar

Sımsıcak Bir Roman; Kırık Kalpler Tamircisi

İstanbul... 
Beyaz örtünün esareti altında kalmış, mis gibi temiz hava kokusu etrafa yayılmış, insanlar yeni yeni dışarı çıkma cesaretini göstermişti.

Minik kızım uyurken bu güzelliğin tadını çıkarmaya niyet ettim kuzuyu uyandırmadan attım pusete. Aldım yanıma sıcacık bir kahve birde okunmayı bekleyen kitapların içinden bir adet.kitap çıktım dışarıya :) 



Ilık havanın, mis kokunun, beyaz güzelliğin tadını çıkardım. 
Ama olmadı bir türlü başlayamadım kolumun altındaki kitaba.
Hadi biraz yürüyeyim, oturup bankta kahve içeyim, biraz da manzarayı seyredeyim derken bir türlü okuyamadım kitabı. 
Eve gelince unuttum başka başka kitaplar okudum, filmler izledim, vakit öldürdüm.
Vakti gelmemiş demek ki buluşmamızın.

Sonra birden ne okusam diye kitaplığın önünde dururken gördüm yine kapağı bile enerji veren bu güzel kitabı. 
Hadi dedim bu gece kuzucuğumu uyuturken başlayayım.
Ve iki uyutma seansında bitirdim hemde yüzümde kocaman bir gülümseme ile.



Uzun zamandır böyle eğlenceli, duygulu, hızlı ve dost kokulu bir kitap okumamıştım.
:)
Pek mutlu oldum, pek sevdim.
Sadece baş karakteri değil diğer tüm karakterleri içimde yüreğimde hissettim.
Sımsıcak bir kasaba hayatının en yakını oldum. Bir kasaba dostluğu yaşadım, 

Kumlarda çıplak ayakla yürüdüm kimi zaman, 
bazen küçük cafeden kahve aldım bende onlarla birlikte, 
cimleri biçtim, 
sabah yürüyüşü yaptım Rebecca'yla, 
ikindi vakti veranda da kitap okudum. 
Yoldan geçen Joy'a selam verdim.

Kitabı okumadım yazarın kalemi sayesinde yaşadım.
Böylece Melissa Senate ile tanışmış oldum.


Şimdi ise yazarı tanıdıktan sonra gördüğüm bir diğer kitabını Aşk Tanrıçası'nın Yemek Okulu nu okumak istiyorum.

Kitapların yorumları ve fiyat bilgileri için tık tık...


26 Haziran 2015 Cuma

Bebeli analar günü bir sunum masası


Yine konuştuk, sözleştik, toplandık.
Kızlarla geçenlerde Ramazan önü 4 gün kala yine minik meleklerimizi alıp bir araya toplandık.
Bu sefer Müjgan'ın evindeydik ve çok lezzetli, şık masasında buluştuk.


Börek, Makarna salatası ve tatlı olan masada birde sunumu ile dikkatleri üzerine çeken güzel bir lezzet vardı. İçinde yine makarna salatası varmış ama biraz sunumu değiştirmiş :) Ve hepimizi tavlamıştı Müjgan.


Tatlı bisküvili muhallebi tatlısydı yine sunum ile tam bir yaz tatlısıydı.



Börek ve makarna salatası ise bu fotoğrafta daha net :)
Masanın şıklığı sunum kaseleri ile taçlanmıştı.




Bildiğiniz gibi bu tarz postlarım da bol bol ayrıntılı fotoğraf paylaşıyorum ki yapmak isteyenlere örnek bol olsun :) O yüzden bol fotoğraflı bir post var karşınızda.


Neyse gelelim masanın bombasına :)

Yukarıda sade olarak servis ettiği makarna salatasını bu sefer farklı şekilde sunan Müjgan hepimize tek tek tarif verdi :) İlk görünüm olarak Suşi'yi andıran bu güzel lezzet aslında oldukça pratik :)

Hemen tarife geçeyim sizleri ve yapacak olanları merakta bırakmayayım.

İlk önce kendi pratik krep tarifimi yazayım sizlere :)
3 yumurta
3 su bardağı un
3,5 su bardağı süt
2 çorba kaşığı sıvı yağ
tuz

tüm malzemeler hızlıca topaksız kıvama gelene kadar çırpılır ve kepçe yardımı ile tavada önlü arkalı pişirilir. İşte hızlı ve pratik krep tarifime tek eklemeniz gereken ayrı bir tencerede haşladığınız ılık kıvamda robottan geçirdiğiniz ıspanak yapraklarını karıştırmak 
:)

Ayrıntılı Ispanaklı krep tarifleri var tabi ki ama pratik ve lezzetli tarifleri denemekten, paylaşmaktan daha keyif aldığım için sizlere sık yaptığım ve zevkle yediğim kendi tarifimi paylaştım

:)

Afiyet şeker olsun 

15 Haziran 2015 Pazartesi

Bir ufak film molası-Vamps (2012)

Bazı filmleri aç izle kafa dağıt ve mutlu ol.
:)
İşte 'Dişi Vampirler' öyle bir film. Genel olarak konulu ve çarpıcı filmleri sevsem de arada kafa dağıtmak için bütçe harcanmış ama niye o kadar harcanmış anlayamadığım filmleri izleyip mutlu oluyorum. 


Ne izlesem diye gezinirken karşıma çıktı öyle bir bakayım derken baktım filmi gülümseyerek izliyorum :D Kafa dağıtmak ve vakit geçirmek için ideal bir film.

Zamane vampir filmlerine biraz kafa tutan 'kadın vampirler öyle olmaz böyle olur siz birde buradan bakın pek sevgili izleyiciler' diye takılan bir komedi :)


2012 filmi olan Vamps ikindi vakti dinlenmenizi keyifli hale getirecek, eğlendirecek hızlı bir film.

Özet;
Goody ve Stacy gece hayatına, kulüplere gitmeye, birileriyle takılmaya ve her zaman bir sonraki eğlenceyi beklemeye bağımlıdır. Tüm bunları yaparken aslında büyük bir sır saklamaktadırlar: ikisi de modern çağ vampiridir. Ama geride bıraktıkları ilişki deneyimlerine rağmen, Stacy bir vampir avcısının oğluna aşık olunca, Goody ise yıllar önce aşık olduğu adamla karşılaşınca ikili aşkla ilgili öğrenmeleri gereken daha birçok şey olduğunu öğrenir.



Benim gibi tüm işlerinizi bitirip, biraz abur cubur stoklayıp keyif yapmak isterseniz bir göz atın umarım eğlenir, keyif alırsınız
;)







7 Haziran 2015 Pazar

Pembece alışveriş :)


Huzurlu geceler blog insanları...
:D

Oy kullandık, günün öneminden dolayı sakin olan bir kaç avm gezdik
eve gelip upuzun öğle uykusuna yattık ana kız
:)

Evde uzun zamandır süre bir yerleşme dönemi var. Oturma odasını bebek odası eski bebek odasını da hobi odası yaptım. Artık salonu devamlı olarak kullanacağız. 
Çünkü oyuncakların etrafa saçıldığı bir evimiz var odamız ne kadar geniş olursa o kadar iyi.

Hem böylece prensesin odası kuzey cepheden doğu cepheye taşınmış oldu :)

Yerleşme düzenleme derken günler yorgun,
küçük hanımdan dolayı geceler uykusuz geçiyor. O yüzden her öğle uykusu itina ile değerlendiriliyor.

Neyse efendim gelelim bugün reyon diplerinden bulduğum çok tatlı iki ciciye :)


Kış boyu gözümün kaldığı bu iki güzel kıyafeti aldım :)
Hemde pek uyguna...
:p
Atkı H&M Bere Waikiki
İkisi de 9.90
Atkının iç kısmı polar dışı örgü
Bere ise full payet işlemeli iç kısmı da peluş
Nasıl mutluyum anlatamam 


Prenses bu kış üşümeyecek hemde kokoş olacak

Allah sağlık sıhhat versin huzurla giysin minik kuzum




2 Haziran 2015 Salı

Elif Şafak Ve İskender


Yeniden Elif Şafak okuyorum. Aşk, Mahrem ve İskender :)
Benim için Elif Şafak yolculuğu burada son buldu. 
Sanırım Şafak benim yazarım değil.
Aşk kitabında çok yumuşak duygular yaşamış ve o kitabını çok sevmiştim.
Mahrem ve İskender kitaplarını ise aynı duygular içinde okudum.


İkisininde konuları iyiydi sadece son kısımlarında heyecanlanıp hızla bitirdim. Onun dışında başladığım kitabı bitirmek adına devam ettim. Ama yine İskender Mahrem kitabına göre biraz daha merak uyandırıcıydı.

Kitabın sonu için güzel şeyler yazabilirim.
Yavaş yavaş ilerleyen hikaye son 20-30 sayfada birden hızlandı. Pat pat sürprizler çıktı ve şaşkınlık içinde pat diye bitti.

Ama Elif Şafak'ın kaleminde var bu. Yaymak yaymak yaymak. Sonra artık bitmesine gerektiğine karar verip hızlı hızlı bir final yapıp bitirmek.

Biraz Sezon başında bol reklamlı başlayan dizinin reytingler yüzünden birden final yapması gibi.

İşte 3 Elif Şafak kitabı okudum ve benim yazarım olmadığına karar verdim.
Ben yeni kitaplarla yeni yazarlarla kahve molası vermeye devam edeceğim. 

Belki bir gün yine bir Elif Şafak kitabı okur yazarım.
Kim Bilir?..